

Akkoyunlu Ekoloji Çiftliği:
Akkoyunlu Ekoloji Çiftliği'nin temelleri, 2016 yılında Mustafa Kerem Akkoyunlu ve Avukat Abdullah Akkoyunlu tarafından atıldı. Reklamcılık sektöründe uzun yıllar boyunca başarılı bir ajansın sahibi olan Mustafa Kerem Akkoyunlu, doğaya ve sürdürülebilirliğe olan tutkusunu gerçeğe dönüştürmeye karar verdi. Bu vizyonla yola çıkan çiftliğimiz, çevreye duyarlı bir tarım modelini benimseyerek ekolojik ve sürdürülebilir üretim yöntemlerini hayata geçirdi.
Amacımız, doğanın sunduğu kaynakları en verimli ve doğal haliyle kullanarak sofralarınıza sağlıklı, katkısız ve sürdürülebilir ürünler sunmaktır. Akkoyunlu Ekoloji Çiftliği olarak, geçmişten aldığımız tecrübeyi doğa ile buluşturarak geleceğe yatırım yapıyoruz.
Çiftliğimiz, doğa ile uyumlu ve sürdürülebilir bir üretim anlayışına sahip bir ekolojik çiftliktir. 5.000 metrekarelik alana kurulu çiftliğimizde, 2.000 metrekarelik açık besicilik alanında büyükbaş danalarımız yaz kış demeden özgürce dolaşır. Her dönem sonunda toplanan gübreleri solucanlarla işleyerek doğal ve zengin içerikli solucan gübresi üretiriz.
Ayrıca, 15.000 metrekarelik ekim alanımızda hayvanlarımızın yem ihtiyacını karşılamak için yonca, arpa ve mısır silajı gibi bitkiler yetiştiriyoruz. Yumurtacılık ve et tavuğu üretimiyle de tüketicilerimize doğal ve katkısız ürünler sunarak, sağlıklı ve güvenilir gıda seçenekleri sağlıyoruz.
Sürdürülebilirlik faaliyetlerimiz kapsamında çiftliğimizde ve tedarik zincirimizden gelen yumurta kabukları, evsel atıklar ve karton gibi malzemeleri toplayarak organik gübreye dönüştürüyoruz. Sıfır atık prensibiyle hareket eden çiftliğimiz, çevreye saygılı bir üretim anlayışıyla neredeyse hiç atık üretmez.
Akkoyunlu Ekoloji Çiftliği, doğadan sofranıza uzanan, sürdürülebilir ve çevre dostu bir tarımın temsilcisidir. "Farm to table" (çiftlikten sofraya) anlayışını benimseyen çiftliğimiz, ürünlerimizi en doğal ve taze haliyle doğrudan sizlere ulaştırır. Bu konsept, gıdanın üretildiği yerden doğrudan sofralara taşınmasını, aradaki uzun tedarik zincirlerinin ve kimyasal katkıların ortadan kaldırılmasını hedefler. Üretim sürecimizi doğal ve sağlıklı koşullarda gerçekleştirerek, sofralarınıza en taze, katkısız ve lezzetli ürünleri sunmayı amaçlıyoruz.
Üretim Metodu ve Yaklaşım:
Çiftliğimizin projelendirme ve kuruluş aşaması, yaklaşık 2 yıllık bir çalışmanın sonucunda ortaya çıktı. Hem ülkemizde hem de dünyada üretim metotlarını araştırarak, en uygun ve en sağlıklı yöntemler üzerinde Ar-Ge çalışmaları gerçekleştirdik. Yaklaşımımız, geçmişte uygulanan ve modern olmayan hayvancılık ve bitkisel üretim metotlarını, günümüzün imkanlarıyla birleştirmek üzerine odaklanmaktadır.
Bu uzun süren Ar-Ge sürecinde özellikle Amerika'da ve Avrupa'da uygulanan yöntemlere yoğunlaştık. Buradan elde ettiğimiz sonuçlara göre, çiftlik ve hayvan barınaklarının, hayvanların doğal hava koşullarına adapte olması, maksimum güneş ışığından yararlanması ve stres faktörünü minimuma indirmek için serbestçe gezebilmesini sağlayacak şekilde inşa edilmesi gerektiğini gördük. Seçtiğimiz bu metot, doğanın en temel koşullarına olabildiğince yakın bir yapı oluşturmayı hedeflemektedir.
Bitkisel Üretim Yaklaşımımız:
Bitkisel üretimimiz, çiftlik hayvanlarımızın yem ihtiyacını karşılamak ve sebze-meyve üretimi olarak iki kategoride devam etmektedir. Yem bitkisi üretiminde odak noktamız, başta yonca olmak üzere, buğday ve arpa üretimiyle sınırlıdır.Yonca, neredeyse tüm canlılar tarafından keyifle tüketilen, yüksek protein ve vitamin içeriğiyle oldukça verimli bir hayvan yemi olduğundan, üretim planlarımızda birinci sırada yer almaktadır.Ekim alanlarımızda kullandığımız tüm gübreler, yine çiftliğimizden elde edilen hayvansal gübrelerden oluşmaktadır. Kimi zaman bu gübreleri çiftlikte işlenmiş halde kullanırken, kimi zaman da ekilecek bitkiye ve üretim sürecine özel olarak farklı kompostlama teknikleriyle zenginleştiriyoruz. Çiftliğimizde doğal olmayan gübre kullanımı kesinlikle tercih edilmemektedir.